'Kıraç' ile suçlular şehir dışına çıkmadan yakalanacak! İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Ankara'da tanıtımını yaptığı yeni nesil kriminal inceleme aracı 'Kıraç' ile suçluların, şehir dışına çıkamadan kısa sürede yakalanması amaçlanıyor. İlk etapta 60 adet üretilen araç, aynı zamanda doğal afetlerde hayatını kaybedenlerin kimlik tespit çalışmalarında da kullanılacak.   İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun katılımlarıyla Yeni Nesil Kriminal İnceleme Aracı “Kıraç” bugün tören ile tanıtıldı. Modern teknolojiye daima açık olarak her geçen gün kendini yenileyen, en yüksek teknolojik yeniliklere sahip Türk Polis Teşkilatı, suç ve suçla mücadelesini taviz vermeden kararlılıkla sürdürmeye devam etmekte teknolojilerine bir yenisini daha ekleyerek daha güçlü olma yolunda ilerlemektedir. Tanıtım programı tanıtımına İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu, Savunma Sanayi Başkanı Sayın İsmail Demir, İçişleri Bakan Yardımcısı Sayın Muhterem İnce, Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş, Ankara Valisi Sayın Vasip Şahin, Katmerciler Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İsmail Katmerci, Emniyet Genel Müdür Yardımcıları, Başkanlar ve Daire Başkanları, Kriminal Daire Başkanı Sayın Ogün Vural, Savunma Sanayi Başkan Yardımcıları ve Daire Başkanları, Ankara İl Emniyet Müdürü Sayın Servet Yılmaz, Gölbaşı Kaymakamı Sayın Tülay Baydar Bilgehan, Gölbaşı Belediye Başkanı Sayın Ramazan Şimşek, Katmerciler A.Ş. üst düzey yöneticileri katıldı. “Yeni Nesil Kriminal İnceleme Aracı” Kıraçlar, teşkilatımıza her türlü iklim şartlarında 24 saat kesintisiz çalışma imkânı sağlayacak teknolojik yeniliklerle donatıldı. Kriminal İnceleme birimlerimizin vazifelerini ifalarında daha etkin ve verimli olmalarını sağlayacak olan Kıraç’lar teknolojinin ilerlemesiyle çeşitliliği artan suç türlerinin önüne geçilmesi ve suçun aydınlatılmasında ihtiyaç duyulan ekipman ve sistemlerin niteliği konusunda çeşitliliği artırmaktadır. Tanıtım töreni İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun teşrifleri, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın akabinde tanıtım filminin gösterimi ile başladı. İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu konuşmasına “ Çok kıymetli Bakan Yardımcımız, Savunma Sanayimizin çok kıymetli Başkanı, biraz önce içerisinde bulunduğumuz bu heyecanı bizimle paylaşan çok kıymetli Emniyet Genel Müdürümüz ve yine Ankara’mızın çok saygıdeğer Valisi, değerli genel müdürlerimiz, genel müdür yardımcılarımız, burada bulunan Sahil Güvenliğin ve Jandarma Komutanlığı’nın çok değerli mensupları bu gün bizleri güzel bir ev sahipliğiyle ağırlayan, suçla mücadelenin gizli kahramanlarından ama aslında sahanın her yerinde olan gerçekten gurur duymamız gereken yüksek bir teknolojiyle suçla mücadelede kritik bir görev ifa eden yeri geldiğinde şehitler veren Emniyet Kriminal Dairemizin çok değerli Başkanı ve çok kıymetli personeli ve aramızda bulunan kıymetli saygıdeğer mesai arkadaşlarım, değerli basın mensupları, bir güzel vesileyle önemli bir yatırım ve gelişme münasebetiyle sizlerle bir araya gelmekten duyduğum memnuniyeti ifade ederek sözlerime başlamak istiyor, hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.” ifadelerini kullanarak konuşmalarına başladı. Öncelikle bu güzel tablo için teknolojinin insan hayatına dokunan, gelişimin insan hayatına dokunan bu güzel sonuç için başta hem Emniyet Genel Müdürlüğümüzü, bize önemli destekler ve katkılar sağlayan Türkiye’nin huzuru, asayişi, güveni ve teknolojinin gelişmesi için çok güçlü adımlar atan Savunma Sanayi Başkanlığımızı, Kriminal Dairemizi ve çok kıymetli yüklenicimize hepinizin huzurunda çok teşekkür etmek istiyorum.” ifadeleriyle sözlerine devam eden İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu “2016 yılında İçişleri Bakanlığı görevine geldiğimizde arkadaşlarımız bana o zaman çok aşina olmadığım ama bugün her gün takibini yaptığım ‘Aydınlatma Oranı’ diye bir kavramdan bahsettiler. Aslında devlet ile vatandaş arasındaki eminlik münasebetinin, güven münasebetinin en önemli kavramlarından birisidir. Hiç suçun olmaması hiç suçun işlenmemesi bizim temel beklentimizdir ve hedefimizdir. Ama suç işlendikten sonra da suçluyu bulmak ve suçluyu adalete teslim etmek hukuka teslim etmek de bizim temel sorumluluğumuzdur. Meseleyi karanlık dehlizlerde bırakmak değil tüm imkanlar ve kabiliyetler ile bunu adalete teslim etmektir bizim sorumluluğumuz. 2016 yılında ilk 5 ayında Aydınlatma Oranı 30.1’dir. Oysa bu işin üzerine biraz önce gördüğünüz araçlar, Allah razı olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki sonsuz desteği ve talimatları, arkadaşlarımızın mesleki tecrübelerinin ve iştahlarının getirdiği sonuçla birlikte ifade etmem gerekir ki 50.2 seviyesine gelmiştir. Bu önemli bir rakamdır. Yani vatandaşımızın suçla karşılaştığında devletin bunu çözebilme kabiliyeti neredeyse son 4 yılda 30’lardan 50’nin üzerine çıkmıştır. Avrupa’da gelişmiş ülkelerde 1 rakamı bile o teşkilatların övülmesine büyük bir başarı olarak takdim edilmelerine sebebiyet teşkil eder. Onun için Türkiye’nin geldiği bu nokta, savunma sanayimizin yerlilik oranının millilik oranının 20’lerden 70’lere ulaştığı bu nokta hepimiz için birer övünç kaynağıdır.” ifadelerine yer verdi. “Jandarma gibi Emniyet gibi Sahil Güvenlik gibi Türk Silahlı Kuvvetleri gibi köklü ve mazisi olan kurumlarımız sayesinde ülkemize yönelen tüm bu tehditleri yönetmede gelişmiş dünya standartlarında hatta üstünde bir başarı elde ettik. Asayiş sorumluluklarının yanı sıra bizim kolluk birimleriminiz birden fazla küresel terör örgütüyle eş zamanlı mücadele eder. Şehrin göbeğinde de 3000 metre rakımda terörist kovalar. Doğudan batıya, batıdan doğuya giden uyuşturucu rotalarında zehir tacirleriyle mücadele eder, denizde ve karada yakalar. Dijital teknolojilerde gelişir, siber suçlar ortaya çıkar Türk Polisi, Jandarması siber suçlarda uzmanlaşır. Kim ne söylerse söylesin bu ülke kıymetli Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bugün bütün güvenlik risklerini başarıyla yönetmektedir ve hiçbir tehdidin karşısında aciz değildir. Batının yaptığı gibi tehditler karşısında ne acizdir, ne panikler, ne duvarlar çeker ne de özgürlük ve güvenlik anlayışını, özgürlük aleyhine, hukuk aleyhine bozmaz. Bu bir başarıdır ve vicdanlı her insan bana sorarsanız bunu takdir etmektedir. Elbette bu başarı kendi kendine oluşmuş bir başarı değildir. Bunun arkasında hem devletin artan gücü, hem 21. Yüzyılın başından beri ortaya konulan kalkınma hamlesi hem de yüzyılı doğru okuyan, hedeflerini doğru belirleyen güçlü bir liderlik yapmaktadır. Bu liderlik neticesinde güvenlikte, bilhassa 15 Temmuz sonrasında ortaya koyulan yeni stratejik yaklaşım ve yeni güvenlik konseptimiz bu başaranın temel yol haritasıdır.” vurgusunu yapan İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu “İlk zaman her şey normaldi. Ancak ne zamanki bekçiler asayiş rakamları üzerinde etkili olmaya başladı. Ne zaman ki hırsızlıklar düştü. Ve vatandaş bu durumdan hoşnutluğunu dile getirmeye başladı. Devlet ve millet arasında 24 saat güven esasına dayalı toplumsal sözleşme en üst noktasına uzandı. İşte o zaman birileri düğmeye bastı. Bekçilerimize yönelik sistematik bir yıpratma ve itibarsızlaştırma kampanyası başladı. O kadar üzücü sözler söylendi. Devletin bir kolluk birimine bekçimize bizim evlatlarımıza milis dahi söylendi. Önce maaşlarından başladılar. Sonra kimlik sorma ve silah taşıma yetkisiyle devam ettiler. Aynı strateji özellikle salgın sürecinde fedakârca çalışan Polisimizin üzerinden de Jandarmamızın üzerinden de uygulamaya kalktılar. Şunu net şekilde ifade etmek istiyorum. Bekçilik müessessin de bizim yeni olarak getirdiğimiz ne bir yetki genişlemesi ne bir statü değişikliği ne bir yeni uygulama ne de birilerinin iddia ettiği gibi emniyet teşkilatımızda herhangi bir yetersizlik veya eksiklik söz konusu değildir. Çarşı ve Mahalle Bekçileri Polis ve Jandarmaya yardımcı kolluk birimleridir. Bu eskiden beri böyle idi. Bu günde böyledir. Ağırlıklı olarak önleyici yetkilere sahiptir. Polise yardımcı olma amacıyla zor kullanma, silah kullanma, suça el koyma, yoklama ve muhafaza altına alma gibi bazı adli yetkilere de sahiptir. Bunu da çerçevesiyle beraber kanun çizmiştir. Bekçiliğin kanunu var mı 1914 ‘ten beri vardır. 1914 kuruluş kanunu var. 1966’da biraz önce söylediğim 772 sayılı kanunu var. Bekçilerin durdurma, kimlik sorma hakkı var mı 1966 yılından beri var. Silah kullanma yetkisi ve zor kullanma yetkisi var mı 1966 yılından beri var. Biraz önce bahsettim meclisten geçen en son düzenlemede ne var. Sadece eski düzenlemenin günümüz koşullarına uyarlanması var. Teşkilatın tanımlarının nerede görevlendirilebileceklerini hangi kuruma bağlı olarak nasıl ve ne çerçevede çalışacaklarının adli ve önleyici yetkilerinin sınırlarının ne olduğunun aynı zamanda bazı yönetmeliklerle tarif edilmiş yetkilerinin kanunlara aktarımının tam ve net olarak ifadesi vardır.” dedi. Sözlerine son verirken İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu “Sayın Cumhurbaşkanımıza net bir sözümüz var. 24 saat bu ülkenin gecesi de gündüzü de huzur içerisinde olacaktır. Sadece bölgemizin değil dünyanın en huzurlu memleketidir Türkiye. En huzurlu memleketi olacaktır. En huzurlu memleketi olarak da dünyaya örnek olacaktır. Buradan bütün dünyaya sesleniyoruz. Ülkemizle Türkiye ile bu milletle kimse başa çıkamaz ve baş edemez.” ifadeleriyle konuşması son buldu. Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş  “Yerli ve milli imkanlarla imal ve dizayn edilerek teşkilatımız bünyesine katılan Yeni Nesil Kriminal İnceleme Aracı’mız “Kıraçların” tanıtım törenine hoş geldiniz diyor, sizleri saygı ile selamlıyorum” ifadelerini kullanarak konuşmasına başladı. “Tüm evrensel hukuk normlarının uygulandığı ülkelerde suç soruşturması ve kovuşturmasında maddi gerçeğe ulaşmada temel ilke “delilden sanığa ulaşma” ilkesidir.” ifadelerini kullanarak sözlerine devam eden Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş “Meydana gelen olayların aydınlatılmasına yönelik olarak uzman personel tarafından olay yerinin bilimsel yöntemlerle incelenmesi, bulguların tespiti, toplanması ve dokümantasyonu ile suç, fail ve mekân arasındaki dinamik bağın kurularak suçluların yakalanması ve adalete teslim edilmesi süreci olay yeri incelemesinin doğru yapılması ile bağlantılıdır. Bu bağlamda, uluslararası standart ve kalitede, çağdaş hukuk anlayışına uygun, insan haklarına saygılı hizmet verilmesi, teşkilatımızın temel prensibidir. Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte suç türleri de çeşitlilik göstermiştir. Bununla birlikte olay yeri inceleme birimlerimizce ihtiyaç duyulan ekipman ve sistemlerin niteliği ve çeşitliliği artmıştır.” şeklinde sözlerine devam etti. Sözlerine “Bünyesinde bulunan Olay Yeri İnceleme Birimleri, Kriminal Bölge Polis Laboratuvarları ve Bomba İmha İnceleme Birimleri ile gerek ülke içinde gerekse ülke dışında başarılı çalışmalar ile takdir gören Kriminal Daire Başkanlığı’mız ve bağlı birimleri, yüklenmiş olduğu vazifeleri daha etkin bir şekilde yerine getirebilmek amacıyla birçok projeye öncülük yapmaktadır.” ifadeleriyle sözlerine devam eden Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş “Bu doğrultuda bakanlığımız ve Savunma Sanayi Başkanlığı’nın birlikte yürüttüğü, bugün de birinci kısmının tanıtımını yaptığımız “Yeni Nesil Kriminal İnceleme Aracı” Kıraçlar, teşkilatımıza her türlü iklim şartlarında 24 saat kesintisiz çalışma imkânı sağlayacak teknolojik yeniliklerle donatılmıştır. Bu araçlarımız suç olaylarının aydınlatılması zincirinin başlangıç halkasını oluşturan olay yeri inceleme birimlerimizin ve afet bölgelerinde görev alan afet kriminal inceleme birimlerimizin ifa edecekleri görevlerin daha etkin ve verimli olmasını sağlayacaktır. Kriminal Daire Başkanlığımız, Sayın Bakanımızın da talimatları doğrultusunda kriminal, olay yeri inceleme ve bomba branşlarında düzenlenen eğitimler ile personelin uygulama alanındaki başarı seviyesini standartların üzerine çıkarmıştır. Temel branş kursları ve geliştirme alanında gelen talepler doğrultusunda, yabancı ülke teşkilatı personeline yönelik olarak Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Güvenlik İşbirliği Anlaşması (GİB) uluslararası eğitim kataloğunda yer alan eğitimler de verilmektedir. 2019 yılında yapılan toplam 3 uzmanlık alanında 35 yurtiçi eğitim düzenlenmiş ve bu eğitimlere toplam 724 personel katılmıştır. Aynı yıl Gambiya, Kosova, Azerbaycan ve Bangladeş Polis teşkilatlarında görevli personele uluslararası eğitim düzenlenmiştir. Kriminal Daire Başkanlığı’mız, geçmiş yıllardan günümüze 29 yabancı ülke Polis Teşkilatı’nda görevli 2 bin 145 personele eğitim vererek uluslararası eğitimin merkezi haline gelmiştir.” vurgusunu yaptı. Konuşmasına devam ederken Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş “Tamamen yerli ve milli imkânlarla üretilen Kıraç araçlarımızın faaliyete geçmesinde desteklerini esirgemeyen Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bakanımız başta olmak üzere Savunma Sanayi Başkanlığı ve proje kapsamında emeği geçen herkese huzurlarınızda saygı ve şükranlarımı sunarım.” dedi. Sözlerine son vermeden önce Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş “Konuşmama son verirken vatanın bölünmez bütünlüğü ile aziz milletimizin huzur ve güvenliğini sağlamak için bugüne kadar kahramanca mücadele ederken bu yolda canlarını feda eden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet; gazilerimize de sağlık ve huzur dolu uzun ömürler diliyorum. Proje kapsamında teşkilatımızın donanım olarak daha da güçlenmesine katkı sunacak yeni araçlarımızın hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyor; hepinize saygılarımı sunuyorum.” ifadelerini kullandı. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.