Ahmet Davutoğlu AKP’den istifa etti!
İHRACI HAYAL BİLE EDEMEZDİK:
“Geçmişte ilim adamı, başdanışman, bakan, genel başkan ve başbakan olarak, arkadaşlarım birçok farklı vasıf ve vesile ile huzurunuza çıktık. Bir gün, hayatımıza anlam katan değerlerin bir siyasi yapı şeklinde tarihe yansıması olarak gördüğümüz ve başarısı için emeğimiz ve bütün varlığımızı ortaya koyduğumuz partimizden ihraç talebi ile huzurunuza geleceğimizi tahayyül bile edemezdik. Ancak bunu yaşamak da kaderde varmış.
AKP DEĞERLERİNDEN UZAKLAŞTI:
AK Parti geçtiğimiz ay 18. yaşını doldurdu. AK Parti'nin siyaset anlayışı en güçlü ifadesini 3Y formülü ile bulmuştu: Yasaklara, yolsuzluklara ve yoksulluğa karşı mücadele. Ancak son yıllarda, AK Parti milletimizin gönlünde taht kurmasına vesile olan değer, söylem ve politikalardan uzaklaştı. Adaletten kalkınmaya her alanda sorunlar baş göstermeye başladı. AK Parti yönetiminin öncelikleri, söylemleri ve politikaları değişti. Demokratik siyasetin temelinde farklılıkların ifade edilmesi bulunmaktadır. Siyasi partiler de ancak içlerinde üretken bir fikir alış verişine imkan tanıdıkları ölçüde demokratik zenginliklerini koruyabilirler. Bu zenginliğin korunamadığı durumlarda partiler düşünce üretebilme kabiliyetlerini ve iç dinamizmlerini kaybederler.
3 YIL SUSTUM, OY KAYBEDİLİNCE KONUŞTUM:
Genel Başkanlığı bıraktığımız günden itibaren AK Parti'de ve ülke yönetiminde gözlemlediğimiz aksaklıkları, yanlışları yapıcı eleştiri ve önerilerimizle birlikte sözlü ve yazılı olarak en yetkili makamlarla paylaştık. Önerilerimiz hiçbir şekilde dikkate alınmamasına rağmen üç yıl boyunca kamuoyuna dönük açıklamada bulunmadık. Niye 22 Nisan'dan itibaren konuşmaya, yapıcı eleştiri ve çözüm önerilerimizi daha yüksek sesle dile getirmeye başladık? 31 Mart seçimlerinde AK Parti hem ittifak yaptığı partiye hem de rekabet ettiği diğer partilere oy kaybetmişti.
FİTNE-İHANET-PROJE-BÖLÜCÜ:
Ne tespit ve eleştirilerimize yanlış ya da yalan denildi ne çağrılarımıza kulak verildi. Sözlerimiz açık, tespitlerimiz net, tavsiyelerimiz samimiydi. Konuşmalarımızda ‘partimiz', ‘Sayın Cumhurbaşkanımız', ‘ülkemizin geleceği', ‘davamız' dememize rağmen ‘ihanet', ‘bölücülük', ‘fitne' ve ‘proje' gibi ithamlara maruz bırakıldık ve bedel ödeme ile tehdit edildik. Daha da trajikomik olanı ise, bizim adlarımızı unutturabileceklerini zannederek, 2014-2016 arasını tarihten silmeye kalktılar. Oysa bilmiyorlardı ki, samimi insanların isimleri video kliplerinde değil milletin gönlünde yaşar.
UNUTTURMAK İSTEYENLERİ TARİH ÖĞÜTÜR:
Takınılan bu vefasız ve nobran tavır bizim için önemli değildi. Ancak tarih bilincine ve birikimine sahip olmayan bütün topluluklar gibi unuttukları bir gerçek vardı: Tarih kendisini unutturmak isteyenleri çarklarında öğütür.