CUMHUR İTTİFAKI, “ÖNCE TÜRKİYE” DİYENLERİN İTTİFAKIDIR 

CUMHUR İTTİFAKI, “ÖNCE TÜRKİYE” DİYENLERİN İTTİFAKIDIR   AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, beraberindeki AK Parti İl Teşkilatı heyetiyle birlikte; Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul İl Başkanı Birol Gür’ü ziyaret etti. Görüşmede, Cumhur İttifakının 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerindeki stratejileri hakkında istişare ve değerlendirmelerde bulunuldu. Görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Gür, Cumhur İttifakının önemine işaret ederek, nazik ziyaretleri için AK Parti heyetine teşekkür etti. Mükemmel ev sahipliği için mevkidaşına teşekkür eden Şenocak, “Cumhur ittifakı, iki partinin seçim kazanmak için partisel çıkar anlayışıyla gerçekleştirilmiş bir ittifak olmanın ötesinde bir anlama sahiptir. Cumhur ittifakı, partisel çıkar anlayışıyla gerçekleşen bir ittifak değil, önce Türkiye diyenlerin ittifakıdır” dedi. MHP ile 15 Temmuz’dan sonra güçlenerek artan gönül birliğine dikkat çeken Şenocak sözlerini şöyle sürdürdü: “Cumhur İttifakı ile muhalefetin ittifak arayışı arasında derin farklar var. Cumhur İttifakı bir gönül ittifakıdır.  Çünkü bir araya gelen iki partinin, yani AK Parti ve MHP’nin, özellikle 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra gittikçe perçinlenen gönül bağları var. AK Parti ve MHP yönetimleri, kendi tabanlarının da ortak arzusu doğrultusunda Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini, mahalli seçimlerdeki başarı ile tahkim etmek istiyor. Türkiye’ye terörle, ekonomik saldırılarla boyun eğdirilmesini, hizaya sokulmaya çalışılmasını reddediyor. Yani bu iki parti, “yapıcı” bir hedef için birlikte yürümeyi kararlaştırdılar.  Amaçları daha çok hizmet, daha çok inşa, milletimizin mutluluğu adına daha çok başarıdır. “KARŞIMIZDAKİLER DEFOLU İTTİFAK”  Şenocak, tabanından kopan muhalefetin ittifak çabalarına da değindi. “Bir de karşımızda yer alanlara bakın. Adına doğru dürüst ittifak demeye bile çekinecek kadar, millet nezdinde defolu bir haldeler” diyen AK Parti İstanbul İl Başkanı Şenocak, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu yüzden onlar için gerçek bir gönül birliğinden söz edemeyiz. Çünkü gönülleri birbirine kaynaştıracak ortak bir dünyaları, düşünce ve hedefleri yok. Örneğin, CHP tabanı, bölücü terör örgütünün siyasetteki ayağı olan HDP ile işbirliğini ister mi?  İyi Parti ve Saadet Partisi tabanı, içinde örtülü veya açık bir HDP desteğinin olduğu bir işbirliğini gönülden kabul eder mi?  Bu gerçeği CHP, İyi Parti ve Saadet Partisi yönetimleri elbette görüyor.  Açıktan, AK Parti ve MHP’nin yaptığı gibi bir ittifak sözleşmesi yapamıyorlar.  Parti yöneticilerinin mahcup şekilde, “öyle değil böyle” diye laf çevirmeleri bu yüzden… Karşımızdaki ittifak, fiyaskoya mahkûmdur. Çünkü özü itibarıyla yapmayı değil yıkmayı, kazanmayı değil kazandırmamayı, sıkıntıları çözmeyi değil sıkıntı üretmeyi baz alan negatif bir görüntü içindedirler. Cumhur İttifakı, kendi değerlerimize sahip çıkarak güçlü, büyük Türkiye’yi kurmak hedefindeyken, karşımızdaki ittifakın milli ve yerli ortak değerleri yoktur. HDP ile bölücü terör örgütü ile hangi milli ve yerli ortak hedefler olabilir? Cumhur İttifakı, bir dava ittifakıdır. “Türkiye’ye en güzel hizmet kimlerle verilebilir” anlayışının ittifakıdır. Yıkım ittifakında “hangi adayla daha iyi hizmet verilebilir” arayışı yoktur. “Kimi aday gösterirsek diğer muhalefet partilerinin de oyunu alır ve AK Parti adayının önü kesilebilir” arayışı vardır… “CUMHUR İTTİFAKINI ÖZENLE GERÇEKLEŞTİRDİK, ÖZENLE DE KORUYACAĞIZ” Yıkım ittifakında ise kör bir inadın eseri, sadece karşıtlığa dayalı bir ihtiras ittifakıdır. “Erdoğan gitsin de Türkiye isterse batsın” inadı gözlerini öyle kör etti ki, FETÖ terör örgütüne, PKK bölücü terör örgütüne kol kanat germeye kadar savruldular. Düşünün, Cumhur İttifakı 15 Temmuz’a “hain darbe girişimi” derken, yıkım ittifakı “kontrollü darbe/tiyatro” diyor. Türkiye’yi dışarıya jurnallemek onlarda. “Ekonomi batsın, bir kaos çıkarsa çıksın” beklentisi onlarda. Biz Cumhur ittifakını özenle gerçekleştirdik, özenle de koruyacağız. Bu ittifaka zarar verecek en küçük tavır ve davranışlara dahi asla tahammülümüz yoktur. AK Parti ve MHP olarak asla “sen ben kavgası” içinde olamayacak, sürekli “Cumhur İttifakının ruhu zedelenmesin, milletimiz kazansın” anlayışı içinde olacağız. İnşallah 31 Martta; yıkıcı olan değil yapıcı olan ittifak kazanacak. Kaos ve karmaşa bekleyenler değil, Türkiye diyenler kazanacak. Çünkü bizim İstanbul’da Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından ve ittifak ruhuyla desteklenen; geçmişte bu ülkeye çok güzel hizmetler yapmış, ülkemize çok güzel katma değerler sunmuş, İstanbulumuzu çok iyi bilen, İstanbul’da bulunduğu görev süresi içirişinde çok güzel hizmetlerde bulunmuş, bizim sahada asla zorlanmayacağımız bir adayımız var. O aday, geçmişteki başarılarının devamını inşallah İstanbul’da önümüzdeki süreçte beraber yaşayacağımız Meclis Başkanımız ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Binali Yıldırım’dır. Binali Beyin bilgisi, birikimi, tecrübesi herkesçe malumdur. Bu anlamda İstanbul teşkilatımızla çok güzel seçim çalışmaları yapacağız ve 31 Mart akşamında inşallah çok güzel bir sonuç alacağız.” Şenocak, AK Parti İstanbul ilçe teşkilatlarının da eş zamanlı olarak 39 MHP ilçe teşkilatını ziyaret ettiğini söyleyerek sözlerini bitirdi. Karşılıklı hediye takdiminin ardından görüşme sona erdi.