TBMM BAŞKANI ŞENTOP, İSLAMABAD'DA PAK-TÜRK MAARİF OKULU'NU ZİYARET ETTİ

EĞİTİM 03.06.2021 - 08:10, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:30 2254+ kez okundu.
 

TBMM BAŞKANI ŞENTOP, İSLAMABAD'DA PAK-TÜRK MAARİF OKULU'NU ZİYARET ETTİ

TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Türkiye Maarif Vakfı'nın (TMV) yakın tarihlerde kurulmasına rağmen oldukça kısa bir sürede dünya markası haline geldiğini söyledi.
TBMM BAŞKANI ŞENTOP, İSLAMABAD'DA PAK-TÜRK MAARİF OKULU'NU ZİYARET ETTİ TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Türkiye Maarif Vakfı'nın (TMV) yakın tarihlerde kurulmasına rağmen oldukça kısa bir sürede dünya markası haline geldiğini söyledi. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesinin (EİTPA), "Bölgesel Entegrasyon İçin Parlamenter Ortaklığın Desteklenmesi" başlıklı 2'nci Genel Konferansı’na katılmak için Pakistan’da bulunan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, konferansın tamamlanmasının ardından TMV'nin başkent İslamabad'daki Çak Şahzad Kampüsü'nde düzenlenen “Pakistan-Türkiye Kardeşliğinin Dünü, Bugünü ve Geleceği” başlıklı kompozisyon yarışması ödül töreninde konuştu. TBMM Başkanı Şentop, TMV'nin yakın tarihlerde kurulmasına rağmen oldukça kısa sayılabilecek bir süre zarfında dünya markası haline geldiğine işaret ederek, "Avrupa’dan Asya’ya ve Afrika’ya uzanan geniş bir coğrafyada faaliyet gösteren TMV Okulları, yeni teknolojilerle, kaliteli öğretim ve eğitim anlayışının merkezi oldu." diye konuştu. Emperyalist ülkelerin uyguladığı, ülkeler içindeki iş birlikçileri ile icra ettirdiği etnik, dini, kültürel soykırımlar nedeniyle Müslümanların çok acılar çektiğini anımsatan Şentop, "Halen birçok yerde Müslümanlara yönelik ayrımcılığın ve baskının devam ettiğini üzülerek görüyoruz." ifadelerini kullandı. Şentop, özellikle son dönemde Filistin'e yönelik kabul edilemez baskı ve şiddeti, Mescid-i Aksa'da ibadet edenlere yapılan saldırıları, Gazze'de bebek, çocuk demeden onlarca sivilin katledilmesine kadar giden İsrail zulmünü gördükçe endişe etmemenin mümkün olmadığını söyledi. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerinin hürriyet ve adalet mücadelesinde şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da arkalarında ve yanlarında kararlılıkla durmaya devam edeceklerini her platformda dile getirdiklerini belirten Şentop, "Pakistanlı kardeşlerimizin de aynı kanaatte ve kararlılıkta olduğunu daima müşahede ediyoruz." diye konuştu. Şentop, TMV'nin Pakistan'daki faaliyetlerine atıfta bulunarak, "Uzak coğrafyalarda bile olunsa 'bütün müminler kardeştir' düsturu ve yaşadığımız yüzlerce yıllık hakiki gönül dostluğuna binaen Pakistan ile eğitim yoluyla da birlikte olmayı ve geleceği birlikte inşa etmeyi istiyoruz." dedi. TMV'nin İslamabad Başkent Bölgesi ve dört eyaletteki 10 şehirde, 27 kampüste bulunan 83 okulda, 65 Türk ve 1748 personelle 13 bine yakın öğrenciye eğitim hizmeti verdiğini anlatan Şentop, "Türkçeyi en güzel şekilde öğrenen gençlerimizin, ülkemiz insanının Pakistan’a olan muhabbetini daha iyi idrak edeceğine ve iki ülke arasındaki kardeşliği pekiştireceğine yürekten inanıyorum." ifadelerini kullandı. Şentop, bugün kendilerini dinleyen her bir gencin Türkiye ile Pakistan arasında gönül elçisi olacağını vurgulayarak, bu gençlerin iki büyük medeniyetin tarihi dostluğunu nesilden nesle aktaracaklarının altını çizdi. İki ülke ve halk arasındaki ilişkinin mayasının dostluk, dayanışma ve kardeşlik ile çalındığına işaret eden Şentop, iki ülke arasındaki kardeşliğin temellerinin Osmanlı Devleti henüz tarih sahnesinden çekilmeden önce 19’uncu yüzyılın son çeyreğinde atıldığını söyledi. Şentop, Osmanlı Devleti'nin 1877- 1878'de Rus saldırısına uğradığında Pakistanlı kardeşlerinin aralarında topladıkları 125 bin Osmanlı lirası değerindeki parayı İstanbul’a ulaştırdıklarını, Çanakkale’de en çetin çarpışmanın yaşandığı sırada Lahor meydanında miting düzenleyen münevver "Allame Muhammet İkbal'in" kalabalığa hitap ettiğini hatırlattı. İkbal'in Lahor meydanında bir gün önce gördüğü rüyasını aktardığını ve Çanakkale şiirini okuduğunu belirten Şentop, "Miting günü gözyaşlarıyla sarsılan büyükbabalarınız bizlere yardım için gönüllü olarak askere yazıldılar ve uzaklığına bakmadan Çanakkale’ye geldiler." diye konuştu. Şentop, Çanakkale topraklarına yardıma gelen Dr. Muhtar Ahmet Ensari'yi Türk milletinin hiç unutmadığını ve unutmayacağını, Pakistanlı kadınların kulaklarındaki küpelerini hatta parmaklarındaki alyansları Türkiye'ye gönderdiğini ve ekmeklerini bölüştüklerini dile getirdi. Pakistanlı kardeşlerinin o yıllarda bu yardımları maruz kaldıkları açlık ve kuraklık felaketine göğüs gererek yaptığını aktaran Şentop, "Milletimize dostluğun, kardeşliğin, kadirşinaslığın, vefanın, fedakarlığın eşsiz bir örneğini göstermişlerdir." ifadelerini kullandı. Şentop, Pakistanlı kardeşlerinin aynı hassasiyeti 1911 yılında İtalyanların Trablusgarp’a saldırdıklarında da gösterdiklerini anımsatarak, Pakistanlıların İtalyan mallarını boykot ettiğini ve yapılan boykotun İtalyanlara yıllık faturasının en az 5 milyon sterlin olarak kayda geçtiğini belirtti. Şentop, Pakistanlı kardeşlerinin hemdert olmanın eşsiz bir örneğini sergilediklerine ve insanlık dersi verdiklerine vurgu yaparak "Gönderdikleri yardımlarla İstanbul’da tam teşekküllü bir hastane kurulmasını da sağlamışlardır. Pakistanlı kardeşlerimizin bu destek ve yardımını hiçbir zaman unutmayacak ve her zaman 'Pakistan zindabad' (Pakistan çok yaşa) diyecek ve şükranla anacağız." ifadelerini kullandı. Tarihin en zor yıllarında hiçbir çıkar gözetmeden yapılan yardımlarla başlayan ilişkinin iki ülke milletleri arasında derin bir muhabbet oluşturduğunu dile getiren Şentop, "Oluşan bu muhabbete doğunun iki büyük şairi Muhammed İkbal ve Mehmet Akif de şiirleriyle, sohbetleriyle, konferanslarıyla katkıda bulunmuşlardır. O yüzden Pakistanlılar kadar biz de merhum Muhammed İkbal’i kendi şairimiz kabul ederiz." dedi. Şentop, Türk ordusunun Yunan mevzilerine taarruz ettiğinde merhum İkbal'in "İslamiyet'in Doğuşu" adlı en güzel şiirini yazdığını vurgulayarak, "Ayrıca milletimizin kutlu gayeye ulaşmak için ateşle imtihan edildiğini anlatmış ve şu dizeleri yazmıştır; Osmanlıların üzerine bir keder dağı yıkılmışsa sen hiç üzülme, Çünkü şafak yüz bin yıldızın kanı dökülmeden sökülmez." diye konuştu. Pakistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra Türkiye-Pakistan ilişkilerinin milletlerarası ilişkiden devletlerarası ilişki boyutuna geçtiğini dile getiren Şentop, gelinen seviye itibarıyla ilişkilerin son derece memnuniyet verici olduğunu ve bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Pakistan Başbakanı İmran Han’ın büyük gayretler içerisinde olduklarını hatırlattı. Şentop, Asya’nın ve İslam dünyasının iki dost ve kardeş ülkesi arasındaki ilişkilerin bugünden sonra da gelişerek devam edeceğini dile getirerek, "Ülkelerimizin güvenli, huzurlu, istikrarlı bir şekilde varlıklarını devam ettirmeleri insanlığın ve Müslümanların barış ve esenliği için son derece önemlidir." dedi. Pakistan’ın komşularıyla ve uluslararası alanda karşılaştığı sorunlar karşısında milli davalarında Türkiye olarak yanlarında olduğunu her zaman ifade ettiklerini dile getiren Şentop, üç ay önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Han tarafından imzalanan Stratejik Ekonomik Çerçeve Anlaşması ile ilişkilerin boyutunun derinleştiğini vurguladı. Şentop, Türkiye ile Pakistan'ın sevincinin ve kederinin bir olduğunu vurgulayarak, "Türkiye, Pakistan’ın Avrupa’ya açılan kapısıdır. Pakistan da Türkiye’nin Asya’ya açılan kapısıdır. Bizler birbirimize karşı hesabi değil, hasbiyiz. Çünkü biz kader ortağıyız." dedi. Sağlam temeller üzerine inşa edilen ilişkilerin ebediyete kadar esenlik içinde devam etmesini engellemek isteyenler olduğunu anımsatan Şentop, "O sorunu da Pakistan Yüksek Mahkemesi önceki yıl aldığı karar ile ortadan kaldırdı. Pakistan Hükümeti de Yüksek Mahkemenin 3 Aralık 2018 tarihli kararına dayanarak 3 Ocak 2019 tarihinde Pakistan-Türkiye Okullarının Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmesine karar verdi." ifadelerini kullandı. Şentop, verilen sağduyulu ve isabetli karar sebebiyle Pakistan Yüksek Mahkemesine, Pakistan Hükümetine ve Pakistan Milli Eğitim Bakanlığına teşekkür ederek, "Uzak coğrafyalarda bile olsak 'bütün müminler kardeştir' düsturu ve yaşadığımız yüzlerce yıllık hakiki gönül dostluğu ebedidir." şeklinde konuştu. Pakistan ile eğitim yoluyla birlikte olmak ve geleceği birlikte inşa etmekten büyük memnuniyet duyduklarını belirten Şentop, "Okullarımızın güçlü olan manevi duygularımıza daha muhkem köprüler oluşturmasını Cenabı Hak’tan niyaz ediyorum." dedi. Öte yandan törende TMV öğrencileri Türkiye ve Pakistan halk oyunları gösterilerini sundu. TBMM Başkanı Şentop da ödül alan öğrencilere hediyelerini takdim etti.  
TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Türkiye Maarif Vakfı'nın (TMV) yakın tarihlerde kurulmasına rağmen oldukça kısa bir sürede dünya markası haline geldiğini söyledi.

TBMM BAŞKANI ŞENTOP, İSLAMABAD'DA PAK-TÜRK MAARİF OKULU'NU ZİYARET ETTİ

TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Türkiye Maarif Vakfı'nın (TMV) yakın tarihlerde kurulmasına rağmen oldukça kısa bir sürede dünya markası haline geldiğini söyledi.

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenter Asamblesinin (EİTPA), "Bölgesel Entegrasyon İçin Parlamenter Ortaklığın Desteklenmesi" başlıklı 2'nci Genel Konferansı’na katılmak için Pakistan’da bulunan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, konferansın tamamlanmasının ardından TMV'nin başkent İslamabad'daki Çak Şahzad Kampüsü'nde düzenlenen “Pakistan-Türkiye Kardeşliğinin Dünü, Bugünü ve Geleceği” başlıklı kompozisyon yarışması ödül töreninde konuştu.

TBMM Başkanı Şentop, TMV'nin yakın tarihlerde kurulmasına rağmen oldukça kısa sayılabilecek bir süre zarfında dünya markası haline geldiğine işaret ederek, "Avrupa’dan Asya’ya ve Afrika’ya uzanan geniş bir coğrafyada faaliyet gösteren TMV Okulları, yeni teknolojilerle, kaliteli öğretim ve eğitim anlayışının merkezi oldu." diye konuştu.

Emperyalist ülkelerin uyguladığı, ülkeler içindeki iş birlikçileri ile icra ettirdiği etnik, dini, kültürel soykırımlar nedeniyle Müslümanların çok acılar çektiğini anımsatan Şentop, "Halen birçok yerde Müslümanlara yönelik ayrımcılığın ve baskının devam ettiğini üzülerek görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Şentop, özellikle son dönemde Filistin'e yönelik kabul edilemez baskı ve şiddeti, Mescid-i Aksa'da ibadet edenlere yapılan saldırıları, Gazze'de bebek, çocuk demeden onlarca sivilin katledilmesine kadar giden İsrail zulmünü gördükçe endişe etmemenin mümkün olmadığını söyledi.

Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerinin hürriyet ve adalet mücadelesinde şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da arkalarında ve yanlarında kararlılıkla durmaya devam edeceklerini her platformda dile getirdiklerini belirten Şentop, "Pakistanlı kardeşlerimizin de aynı kanaatte ve kararlılıkta olduğunu daima müşahede ediyoruz." diye konuştu.

Şentop, TMV'nin Pakistan'daki faaliyetlerine atıfta bulunarak, "Uzak coğrafyalarda bile olunsa 'bütün müminler kardeştir' düsturu ve yaşadığımız yüzlerce yıllık hakiki gönül dostluğuna binaen Pakistan ile eğitim yoluyla da birlikte olmayı ve geleceği birlikte inşa etmeyi istiyoruz." dedi.

TMV'nin İslamabad Başkent Bölgesi ve dört eyaletteki 10 şehirde, 27 kampüste bulunan 83 okulda, 65 Türk ve 1748 personelle 13 bine yakın öğrenciye eğitim hizmeti verdiğini anlatan Şentop, "Türkçeyi en güzel şekilde öğrenen gençlerimizin, ülkemiz insanının Pakistan’a olan muhabbetini daha iyi idrak edeceğine ve iki ülke arasındaki kardeşliği pekiştireceğine yürekten inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Şentop, bugün kendilerini dinleyen her bir gencin Türkiye ile Pakistan arasında gönül elçisi olacağını vurgulayarak, bu gençlerin iki büyük medeniyetin tarihi dostluğunu nesilden nesle aktaracaklarının altını çizdi.

İki ülke ve halk arasındaki ilişkinin mayasının dostluk, dayanışma ve kardeşlik ile çalındığına işaret eden Şentop, iki ülke arasındaki kardeşliğin temellerinin Osmanlı Devleti henüz tarih sahnesinden çekilmeden önce 19’uncu yüzyılın son çeyreğinde atıldığını söyledi.

Şentop, Osmanlı Devleti'nin 1877- 1878'de Rus saldırısına uğradığında Pakistanlı kardeşlerinin aralarında topladıkları 125 bin Osmanlı lirası değerindeki parayı İstanbul’a ulaştırdıklarını, Çanakkale’de en çetin çarpışmanın yaşandığı sırada Lahor meydanında miting düzenleyen münevver "Allame Muhammet İkbal'in" kalabalığa hitap ettiğini hatırlattı.

İkbal'in Lahor meydanında bir gün önce gördüğü rüyasını aktardığını ve Çanakkale şiirini okuduğunu belirten Şentop, "Miting günü gözyaşlarıyla sarsılan büyükbabalarınız bizlere yardım için gönüllü olarak askere yazıldılar ve uzaklığına bakmadan Çanakkale’ye geldiler." diye konuştu.

Şentop, Çanakkale topraklarına yardıma gelen Dr. Muhtar Ahmet Ensari'yi Türk milletinin hiç unutmadığını ve unutmayacağını, Pakistanlı kadınların kulaklarındaki küpelerini hatta parmaklarındaki alyansları Türkiye'ye gönderdiğini ve ekmeklerini bölüştüklerini dile getirdi.

Pakistanlı kardeşlerinin o yıllarda bu yardımları maruz kaldıkları açlık ve kuraklık felaketine göğüs gererek yaptığını aktaran Şentop, "Milletimize dostluğun, kardeşliğin, kadirşinaslığın, vefanın, fedakarlığın eşsiz bir örneğini göstermişlerdir." ifadelerini kullandı.

Şentop, Pakistanlı kardeşlerinin aynı hassasiyeti 1911 yılında İtalyanların Trablusgarp’a saldırdıklarında da gösterdiklerini anımsatarak, Pakistanlıların İtalyan mallarını boykot ettiğini ve yapılan boykotun İtalyanlara yıllık faturasının en az 5 milyon sterlin olarak kayda geçtiğini belirtti.

Şentop, Pakistanlı kardeşlerinin hemdert olmanın eşsiz bir örneğini sergilediklerine ve insanlık dersi verdiklerine vurgu yaparak "Gönderdikleri yardımlarla İstanbul’da tam teşekküllü bir hastane kurulmasını da sağlamışlardır. Pakistanlı kardeşlerimizin bu destek ve yardımını hiçbir zaman unutmayacak ve her zaman 'Pakistan zindabad' (Pakistan çok yaşa) diyecek ve şükranla anacağız." ifadelerini kullandı.

Tarihin en zor yıllarında hiçbir çıkar gözetmeden yapılan yardımlarla başlayan ilişkinin iki ülke milletleri arasında derin bir muhabbet oluşturduğunu dile getiren Şentop, "Oluşan bu muhabbete doğunun iki büyük şairi Muhammed İkbal ve Mehmet Akif de şiirleriyle, sohbetleriyle, konferanslarıyla katkıda bulunmuşlardır. O yüzden Pakistanlılar kadar biz de merhum Muhammed İkbal’i kendi şairimiz kabul ederiz." dedi.

Şentop, Türk ordusunun Yunan mevzilerine taarruz ettiğinde merhum İkbal'in "İslamiyet'in Doğuşu" adlı en güzel şiirini yazdığını vurgulayarak, "Ayrıca milletimizin kutlu gayeye ulaşmak için ateşle imtihan edildiğini anlatmış ve şu dizeleri yazmıştır; Osmanlıların üzerine bir keder dağı yıkılmışsa sen hiç üzülme, Çünkü şafak yüz bin yıldızın kanı dökülmeden sökülmez." diye konuştu.

Pakistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra Türkiye-Pakistan ilişkilerinin milletlerarası ilişkiden devletlerarası ilişki boyutuna geçtiğini dile getiren Şentop, gelinen seviye itibarıyla ilişkilerin son derece memnuniyet verici olduğunu ve bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Pakistan Başbakanı İmran Han’ın büyük gayretler içerisinde olduklarını hatırlattı.

Şentop, Asya’nın ve İslam dünyasının iki dost ve kardeş ülkesi arasındaki ilişkilerin bugünden sonra da gelişerek devam edeceğini dile getirerek, "Ülkelerimizin güvenli, huzurlu, istikrarlı bir şekilde varlıklarını devam ettirmeleri insanlığın ve Müslümanların barış ve esenliği için son derece önemlidir." dedi.

Pakistan’ın komşularıyla ve uluslararası alanda karşılaştığı sorunlar karşısında milli davalarında Türkiye olarak yanlarında olduğunu her zaman ifade ettiklerini dile getiren Şentop, üç ay önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Han tarafından imzalanan Stratejik Ekonomik Çerçeve Anlaşması ile ilişkilerin boyutunun derinleştiğini vurguladı.

Şentop, Türkiye ile Pakistan'ın sevincinin ve kederinin bir olduğunu vurgulayarak, "Türkiye, Pakistan’ın Avrupa’ya açılan kapısıdır. Pakistan da Türkiye’nin Asya’ya açılan kapısıdır. Bizler birbirimize karşı hesabi değil, hasbiyiz. Çünkü biz kader ortağıyız." dedi.

Sağlam temeller üzerine inşa edilen ilişkilerin ebediyete kadar esenlik içinde devam etmesini engellemek isteyenler olduğunu anımsatan Şentop, "O sorunu da Pakistan Yüksek Mahkemesi önceki yıl aldığı karar ile ortadan kaldırdı. Pakistan Hükümeti de Yüksek Mahkemenin 3 Aralık 2018 tarihli kararına dayanarak 3 Ocak 2019 tarihinde Pakistan-Türkiye Okullarının Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmesine karar verdi." ifadelerini kullandı.

Şentop, verilen sağduyulu ve isabetli karar sebebiyle Pakistan Yüksek Mahkemesine, Pakistan Hükümetine ve Pakistan Milli Eğitim Bakanlığına teşekkür ederek, "Uzak coğrafyalarda bile olsak 'bütün müminler kardeştir' düsturu ve yaşadığımız yüzlerce yıllık hakiki gönül dostluğu ebedidir." şeklinde konuştu.

Pakistan ile eğitim yoluyla birlikte olmak ve geleceği birlikte inşa etmekten büyük memnuniyet duyduklarını belirten Şentop, "Okullarımızın güçlü olan manevi duygularımıza daha muhkem köprüler oluşturmasını Cenabı Hak’tan niyaz ediyorum." dedi.

Öte yandan törende TMV öğrencileri Türkiye ve Pakistan halk oyunları gösterilerini sundu.

TBMM Başkanı Şentop da ödül alan öğrencilere hediyelerini takdim etti.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve katilimcimaltepe.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.