İMAMOĞLU: “NİHAİ HEDEFİMİZ BU DAĞITIMLARA İHTİYAÇ DUYULMAYAN BİR KENT”

SAĞLIK 17.10.2019 - 10:03, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:30 1021+ kez okundu.
 

İMAMOĞLU: “NİHAİ HEDEFİMİZ BU DAĞITIMLARA İHTİYAÇ DUYULMAYAN BİR KENT”

 İMAMOĞLU: “NİHAİ HEDEFİMİZ BU DAĞITIMLARA İHTİYAÇ DUYULMAYAN BİR KENT” İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yeleğini giydi, şoför koltuğuna oturdu ve ilk sıra seçim vaatlerinden “Halk Süt” dağıtımını, ‘süt her çocuğun hakkı’ ilkesiyle Beylikdüzü Gürpınar sahilinden başlattı. Halk Süt uygulamasının çok güzel ve değerli bir uygulama olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Birçok uygulamamızın aslında bir başlangıcı, bir modeli, bir davranış biçimi, bir simgesi. Bu ve bunun gibi projelere çok inanıyorum. Günün sonunda, bu şehirde yoksulluğun kalmaması, bizim bu dağıtımlarımıza ihtiyaç duyulmayan bir kent olmamızdır hedefimiz. Bunu da başarmanın mutlak ekonomik yöntemleri, toplumsal kalkınma metotları var. Bunları da hızlı bir şekilde bu şehirde var etmek istiyoruz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim vaatleri arasında ilk sıralarda yer alan “Halk Süt” projesini, ‘süt her çocuğun hakkı’ ilkesiyle 16 Ekim Dünya Gıda Günü”nde hayata geçirdi. İBB Gürpınar Su Ürünleri Hali’nde gerçekleştirilen tanıtım toplantısına katılan İmamoğlu, projede görev alacak dağıtım ekipleriyle tanışarak, tek tek tokalaştı. Toplantıda, İmamoğlu’nun tüm kurmay ekibiyle birlikte Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık da hazır bulundu. Etkinlik, Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. “ÖNCELİĞİM ÇOCUKLARIMIZIN GELİŞİMİDİR” Ardından mikrofonu alan İmamoğlu, 6 ayı bulan iki turlu seçim kampanyasında İstanbul için 3 net hedef tanımladıklarını belirtti. İmamoğlu, “Demiştik ki; İstanbul yeşil bir kent olacak, İstanbul yaratıcı bir kent olacak ve bence çok önemlisi İstanbul adil bir kent olacak… İşte bugün bu hedeflerimizden üçüncüsü için, ‘Adil Kent İstanbul’ hedefi için burada toplanmış bulunuyoruz. Adil bir İstanbul yaratma hedefine en öncelikli gruptan başlıyoruz. Benim, İstanbul için en büyük projem çocuklardır. Benim önceliğim, çocuklarımızın gelişimidir, eğitimidir, sağlığıdır, mutluluğudur. Çünkü çocuklarımız bizim en değerlilerimiz. Çocuklara yapılacak yatırım ülkenin geleceğine yapılmış yatırımdır. Her anne babalara sorsak herhâlde en değerlimiz çocuklarımızdır. Başka bir şeyi onun önüne koyma şansımız yok. O zaman bu kentte onlar için adaleti sağlamak en önemli işimiz olmalı. Bulabileceğimiz her bir kuruşu, artırabildiğimiz her bir bütçeyi bu kentin çocuklarına harcamak en değerli proje” dedi. “İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ÜCRETSİZ DAĞITILACAK” “Bizim bu projede şiarımız çok basit ve çok net. Diyoruz ki: Süt her çocuğun hakkıdır” diyen İmamoğlu, “Yani bir eve süt girmiyorsa, bir çocuk süt içemiyorsa, gelişiminde eksiklik var demektir. İstanbul’da tüm çocuklarımız süt içebilsin diye İstanbul Halk Süt'ü ihtiyacı olan ailelere ücretsiz dağıtacağız arkadaşlar. Bizden önceki belediye döneminden kalan veri setiyle bu belirlemeleri yaptık. Ama bu belirlemelerimiz devam edecektir. Ücretsiz dağıtacağımız aileleri tespit etmek amacıyla, geçinebilmek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden ayni ve nakdi destek almak zorunda olan aileleri temel aldık” şeklinde konuştu. Bugünden başlayarak 39 ilçenin tamamında Halk Süt'ün ihtiyaç sahibi çocuklara ulaştıracaklarını vurgulayan İmamoğlu, şu bilgileri paylaştı: “YILDA 9 MİLYON LİTRE SÜT ANLAMINA GELİYOR” “Bu aileler arasından 3-6 yaş arası çocuğu olan aileler belirlendi.  İşte bu çocuklarımıza haftada 2 litre olmak üzere aylık toplam 8 litre ücretsiz süt desteği vereceğiz. Elbette süreç içerisinde ihtiyaç sahibi yeni ailelerin tespit edilmesi durumunda, onlar da uygulamaya dahil edilecek ve süt dağıtımı daha da yaygınlaştırılacak. 60 panelvan aracımız var. 120 arkadaşımız bu amaçla İstanbul’un 39 ilçesini karış karış dolaşacaklar. Her çocuğumuzun evine söz verdiğimiz gibi ayda 8 litre sütü götüreceğiz. Proje kapsamında; 76 binden fazla ihtiyaç sahibi aileye, 92 bini aşkın çocuğa ulaşacağız ve ayda yaklaşık 750 bin litreye yakın süt dağıtacağız. Bu ise yılda 9 milyon litre süt anlamına geliyor. Bu tamamıyla çocuklarımızın gelişimi ve İstanbulluların vicdanının bütün İstanbul’a yaygınlaşmasının çok değerli bir projesi haline gelecek.” “SÜT SEVEN BİR ÇOCUKTUM” Süt içebilen çocukların soyut düşünce, problem çözme, bellek gelişimi, dikkat ve konsantrasyon açısından da öne çıktıklarını bilindiğini kaydeden İmamoğlu, “Büyükşehir olarak anne sütü sonrası süt içmeyen bir tek çocuğun kalmaması konuşunda hassasız. Onun için bu projeyi başlattık. Biraz gülümseyerek anlattım çünkü benim annemin dokuz on tane ineği vardı. Ve ben köy çocuğu olarak büyüdüm. Ne mutlu bana. Sabah daha yeni sağılmış kaynamış haliyle sütü içen, gece yatmadan da mutlaka süt içen bir çocuk olarak büyüdüm. Sütün kıymetini burada sizinle paylaşmış olayım. Annem, gece uyurken mızmızlandığımda ağzımdan dudak işaretimle süt dediğimi anlarmış. Sıcak sütü bana uyurken, gözlerim kapalı kapalı içirirmiş. O güzel anneciğimin ellerinden öpüyorum. Onun için biz bu eksikliği burada kapatmış olacağız” dedi. TİRE SÜT KOOPERATİFİ İLE İLGİLİ BİLGİLER VERDİ İmamoğlu, İstanbul Halk Süt'ün temin edildiği Tire Süt Kooperatifi ile ilgili bilgileri de paylaşarak, “Yıllardır başarılı çalışmalar gerçekleştirmiş bir girişim. Tarım Bakanlığı tarafından ‘Güvenilir Gıda Ödülü’ ile ödülüyle ödüllendirilmiş bu kooperatif aynı zamanda Birleşmiş Milletler tarafından ‘En İyi Kırsal Kalkınma Modeli’ olarak da seçilmiş ve dünyaya örnek gösterilmiş. Bu modeli İstanbul ve çevresindeki tarım üreticileriyle de uygulamak, İstanbulluları temel besinlerden başlayarak sağlıklı, güvenli ve ucuz gıda ile buluşturmak yolundaki çalışmalarımızı emin adımlarla sürdüreceğiz. Bu konuda İstanbullulara sözümüz var. Bunun arkasındayız. İstanbul ve çevresinde tarıma yeniden can suyu vereceğiz. Yeniden çiftçilerimizin üreticilerimizin destekleneceği tarımsal bir ekosistem yaratacağız. İzmit’ten Edirne’ye kadar olan yakın coğrafyada tarımsal üretimin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi için hazırlıklara, etütlere ve planlamalara başladık. İstanbulluların hayatını bu konuda da rahatlatmak adına çok önemli projeleri hayata geçireceğiz” diye konuştu. “SÜT BİZDEN, ÇALIŞMAK ÇOCUKLARDAN” “Bir şehirde eşitsizlikler, adaletsizlikler arttıkça o şehrin tarihsel kimliği, ruhu da kaybolmaya başlar” diyen İmamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bir yanda temel beslenme ihtiyacının karşılanamaması gibi çok ağır bir sorun yaşanırken, bir yandan da aşırı lüks, israf, şatafat dolu bir tüketim hayatı yaşanıyorsa, o şehirde toplumsal barış ve huzur yara alır. Birlik, kardeşlik, dayanışma duyguları azalır. Buna izin veremeyiz. Bir şehir en önemli kaynağı olan insana, gençlere ve çocuklara yatırım yapmayı ihmal ederse, doğaya ihanet ederse o şehrin geleceği kalmaz. İşte biz bunun için varız. Bizim odağımız kente özen, insana saygı! Henüz yolun çok başındayız. Henüz bunlar başlangıç. Ne demiştik? İstanbul’a Yeni Başlangıç demiştik. Dediklerimiz bir bir gerçekleştireceğiz. Başaracağız. Mazeretimiz yok, çok çalışacağız ve mutlaka başaracağız. Ama çocuklarımızdan da beklentilerim var. Çok süt içsinler. Çok spor yapsınlar. Ben çok süt içtim, çok çalıştım, böyle oldum. Süt bizden, içmek, güçlenmek ve çalışmak onlardan.” “ARAÇLARIMIZ YOLA ÇIKTI” İmamoğlu, konuşmasının ardından ceketini çıkarıp, Halk Süt dağıtım ekibi yeleğini giydi ve direksiyon koltuğuna oturdu. Bir süre aracı kullanan İmamoğlu, gazetecilere projeyle ilgili direksiyon başında değerlendirmelerde bulundu. “Araçlarımız yola çıktı” diyen İmamoğlu, “Süt, bir çocuğun gelişimi için çok önemli. Ben, süt içerek büyümüş bir çocuğum, köyde, o güzel ineklerin olduğu ortamda. Güzel anneciğim, inekleriyle bize süt yetiştirirdi. O nedene bu şehirde, çocuklarımızın hiç birisinin süt içmeden kalmasını istemiyorum. Onların gelişimi açısından çok önemli. 39 ilçede, şu an tespitli ailelerde, 100 bine yakın çocuğumuza sütlerimiz ulaşacak. Özellikle bu dağıtımdaki arkadaşlarımızın güler yüzü, tespit yetenekleri ve onlarla buluşma üslupları çok önemli. Araçları kullanan arkadaşlar, bizim sosyal belediyeciliğimizin, sosyal politikalarımızın yollardaki, İstanbul’un sokaklarındaki simgeleri olacaklar. Çok güzel ve değerli bir uygulama. Birçok uygulamamızın aslında bir başlangıcı, bir modeli, bir davranış biçimi, bir simgesi” şeklinde konuştu. Bu ve bunun gibi projelere çok inandığını belirten İmamoğlu, nihai hedeflerini ise “Günün sonunda, bu şehirde yoksulluğun kalmaması, bizim bu dağıtımlarımıza ihtiyaç duyulmayan bir kent olmamızdır hedefimiz. Bunu da başarmanın mutlak ekonomik yöntemleri, toplumsal kalkınma metotları var. Bunları da hızlı bir şekilde bu şehirde var etmek istiyoruz” sözleriyle dile getirdi. İmamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “TEKRAR KENDİ KENDİMİZE YETER HALE GELMEK İSTİYORUZ” “Bir başka simgesel önemi de var; bugün, ‘Dünya Gıda Günü’. Böyle bir günde sağlıklı gıdaya erişimin bütün dünyada ne kadar önemli olduğunu biliyoruz ve ülkemizin de bu anlamda ne kadar verimli topraklara sahip olduğunu biliyoruz. Ama gıda politikaları konusundan, yurt dışına muhtaç, ithalat yapan bir ülke pozisyonundan da açıkçası hicap duyuyoruz. Çünkü, biz öyle büyümedik. Biz, bu ülkenin topraklarının kendine yetiyor olmasından övünerek büyüdük. Tekrar gıda politikalarıyla bu aşamaya dönmesini diliyoruz ve bu süreçlerin aslında vesile olması için de çaba gösteriyoruz. Örneğin, üreticilere ve kooperatiflere, köyünde bizzat bağında, bahçesinde üretenlere destek olma kavramı da var bu uygulamanın. Bunu sadece sütte değil, birçok gıdanın farklı parametrelerinde de uygulayacağız ve İstanbullunun sağlıklı ve ucuz gıdaya erişimine katkı sunan politikaları da hayata geçireceğiz. Özellikle İstanbul’un yakın çevresinde üreticiyi de destekleyeceğiz. Bütün bu söylediklerim, aslında bir adımla ne kadar değerli işler yapılabileceğinizin göstergesi. Bütün emeği geçenlere, üst yönetici arkadaşlarımdan emekçi arkadaşlarıma kadar, başarılar diliyorum. Umuyorum, daha güzel işlere hep beraber imza atmaya devam ederiz.” İLK ETAPTA AYLIK 750 BİN LİTRE SÜT DAĞITILACAK Etkinlik sonunda alanda bulunan onlarca araç, taşıdıkları sütleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için yola çıktı. Proje kapsamında, ilk etapta İstanbul genelinde aylık 750 bin litre süt dağıtılacak. Bu hizmetten İBB’den sosyal destek alan ailelerin 3-6 yaş arasındaki çocukları yararlanacak. Haftada çocuk başına 2 litre süt verilecek. Bir litrelik UHT sütler, ailelere çocuk sayısına göre aylık ya da 15 günlük teslim edilecek. Dağıtımlar, İBB ekipleri tarafından gerçekleştirilecek. Uygulama sırasında ihtiyaç sahibi yeni aileler de tespit edilerek sisteme dahil edilecek. İBB, proje için tecrübesi ve güvenilirliğiyle bilinen Tire Süt Kooperatifi ile sözleşme imzaladı.

 İMAMOĞLU: “NİHAİ HEDEFİMİZ BU DAĞITIMLARA İHTİYAÇ DUYULMAYAN BİR KENT”

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yeleğini giydi, şoför koltuğuna oturdu ve ilk sıra seçim vaatlerinden “Halk Süt” dağıtımını, ‘süt her çocuğun hakkı’ ilkesiyle Beylikdüzü Gürpınar sahilinden başlattı. Halk Süt uygulamasının çok güzel ve değerli bir uygulama olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Birçok uygulamamızın aslında bir başlangıcı, bir modeli, bir davranış biçimi, bir simgesi. Bu ve bunun gibi projelere çok inanıyorum. Günün sonunda, bu şehirde yoksulluğun kalmaması, bizim bu dağıtımlarımıza ihtiyaç duyulmayan bir kent olmamızdır hedefimiz. Bunu da başarmanın mutlak ekonomik yöntemleri, toplumsal kalkınma metotları var. Bunları da hızlı bir şekilde bu şehirde var etmek istiyoruz” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim vaatleri arasında ilk sıralarda yer alan “Halk Süt” projesini, ‘süt her çocuğun hakkı’ ilkesiyle 16 Ekim Dünya Gıda Günü”nde hayata geçirdi. İBB Gürpınar Su Ürünleri Hali’nde gerçekleştirilen tanıtım toplantısına katılan İmamoğlu, projede görev alacak dağıtım ekipleriyle tanışarak, tek tek tokalaştı. Toplantıda, İmamoğlu’nun tüm kurmay ekibiyle birlikte Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık da hazır bulundu. Etkinlik, Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

“ÖNCELİĞİM ÇOCUKLARIMIZIN GELİŞİMİDİR”
Ardından mikrofonu alan İmamoğlu, 6 ayı bulan iki turlu seçim kampanyasında İstanbul için 3 net hedef tanımladıklarını belirtti. İmamoğlu, “Demiştik ki; İstanbul yeşil bir kent olacak, İstanbul yaratıcı bir kent olacak ve bence çok önemlisi İstanbul adil bir kent olacak… İşte bugün bu hedeflerimizden üçüncüsü için, ‘Adil Kent İstanbul’ hedefi için burada toplanmış bulunuyoruz. Adil bir İstanbul yaratma hedefine en öncelikli gruptan başlıyoruz. Benim, İstanbul için en büyük projem çocuklardır. Benim önceliğim, çocuklarımızın gelişimidir, eğitimidir, sağlığıdır, mutluluğudur. Çünkü çocuklarımız bizim en değerlilerimiz. Çocuklara yapılacak yatırım ülkenin geleceğine yapılmış yatırımdır. Her anne babalara sorsak herhâlde en değerlimiz çocuklarımızdır. Başka bir şeyi onun önüne koyma şansımız yok. O zaman bu kentte onlar için adaleti sağlamak en önemli işimiz olmalı. Bulabileceğimiz her bir kuruşu, artırabildiğimiz her bir bütçeyi bu kentin çocuklarına harcamak en değerli proje” dedi.

“İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ÜCRETSİZ DAĞITILACAK”
“Bizim bu projede şiarımız çok basit ve çok net. Diyoruz ki: Süt her çocuğun hakkıdır” diyen İmamoğlu, “Yani bir eve süt girmiyorsa, bir çocuk süt içemiyorsa, gelişiminde eksiklik var demektir. İstanbul’da tüm çocuklarımız süt içebilsin diye İstanbul Halk Süt'ü ihtiyacı olan ailelere ücretsiz dağıtacağız arkadaşlar. Bizden önceki belediye döneminden kalan veri setiyle bu belirlemeleri yaptık. Ama bu belirlemelerimiz devam edecektir. Ücretsiz dağıtacağımız aileleri tespit etmek amacıyla, geçinebilmek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden ayni ve nakdi destek almak zorunda olan aileleri temel aldık” şeklinde konuştu. Bugünden başlayarak 39 ilçenin tamamında Halk Süt'ün ihtiyaç sahibi çocuklara ulaştıracaklarını vurgulayan İmamoğlu, şu bilgileri paylaştı:

“YILDA 9 MİLYON LİTRE SÜT ANLAMINA GELİYOR”
“Bu aileler arasından 3-6 yaş arası çocuğu olan aileler belirlendi.  İşte bu çocuklarımıza haftada 2 litre olmak üzere aylık toplam 8 litre ücretsiz süt desteği vereceğiz. Elbette süreç içerisinde ihtiyaç sahibi yeni ailelerin tespit edilmesi durumunda, onlar da uygulamaya dahil edilecek ve süt dağıtımı daha da yaygınlaştırılacak. 60 panelvan aracımız var. 120 arkadaşımız bu amaçla İstanbul’un 39 ilçesini karış karış dolaşacaklar. Her çocuğumuzun evine söz verdiğimiz gibi ayda 8 litre sütü götüreceğiz. Proje kapsamında; 76 binden fazla ihtiyaç sahibi aileye, 92 bini aşkın çocuğa ulaşacağız ve ayda yaklaşık 750 bin litreye yakın süt dağıtacağız. Bu ise yılda 9 milyon litre süt anlamına geliyor. Bu tamamıyla çocuklarımızın gelişimi ve İstanbulluların vicdanının bütün İstanbul’a yaygınlaşmasının çok değerli bir projesi haline gelecek.”

“SÜT SEVEN BİR ÇOCUKTUM”
Süt içebilen çocukların soyut düşünce, problem çözme, bellek gelişimi, dikkat ve konsantrasyon açısından da öne çıktıklarını bilindiğini kaydeden İmamoğlu, “Büyükşehir olarak anne sütü sonrası süt içmeyen bir tek çocuğun kalmaması konuşunda hassasız. Onun için bu projeyi başlattık. Biraz gülümseyerek anlattım çünkü benim annemin dokuz on tane ineği vardı. Ve ben köy çocuğu olarak büyüdüm. Ne mutlu bana. Sabah daha yeni sağılmış kaynamış haliyle sütü içen, gece yatmadan da mutlaka süt içen bir çocuk olarak büyüdüm. Sütün kıymetini burada sizinle paylaşmış olayım. Annem, gece uyurken mızmızlandığımda ağzımdan dudak işaretimle süt dediğimi anlarmış. Sıcak sütü bana uyurken, gözlerim kapalı kapalı içirirmiş. O güzel anneciğimin ellerinden öpüyorum. Onun için biz bu eksikliği burada kapatmış olacağız” dedi.

TİRE SÜT KOOPERATİFİ İLE İLGİLİ BİLGİLER VERDİ
İmamoğlu, İstanbul Halk Süt'ün temin edildiği Tire Süt Kooperatifi ile ilgili bilgileri de paylaşarak, “Yıllardır başarılı çalışmalar gerçekleştirmiş bir girişim. Tarım Bakanlığı tarafından ‘Güvenilir Gıda Ödülü’ ile ödülüyle ödüllendirilmiş bu kooperatif aynı zamanda Birleşmiş Milletler tarafından ‘En İyi Kırsal Kalkınma Modeli’ olarak da seçilmiş ve dünyaya örnek gösterilmiş. Bu modeli İstanbul ve çevresindeki tarım üreticileriyle de uygulamak, İstanbulluları temel besinlerden başlayarak sağlıklı, güvenli ve ucuz gıda ile buluşturmak yolundaki çalışmalarımızı emin adımlarla sürdüreceğiz. Bu konuda İstanbullulara sözümüz var. Bunun arkasındayız. İstanbul ve çevresinde tarıma yeniden can suyu vereceğiz. Yeniden çiftçilerimizin üreticilerimizin destekleneceği tarımsal bir ekosistem yaratacağız. İzmit’ten Edirne’ye kadar olan yakın coğrafyada tarımsal üretimin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi için hazırlıklara, etütlere ve planlamalara başladık. İstanbulluların hayatını bu konuda da rahatlatmak adına çok önemli projeleri hayata geçireceğiz” diye konuştu.

“SÜT BİZDEN, ÇALIŞMAK ÇOCUKLARDAN”
“Bir şehirde eşitsizlikler, adaletsizlikler arttıkça o şehrin tarihsel kimliği, ruhu da kaybolmaya başlar” diyen İmamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bir yanda temel beslenme ihtiyacının karşılanamaması gibi çok ağır bir sorun yaşanırken, bir yandan da aşırı lüks, israf, şatafat dolu bir tüketim hayatı yaşanıyorsa, o şehirde toplumsal barış ve huzur yara alır. Birlik, kardeşlik, dayanışma duyguları azalır. Buna izin veremeyiz. Bir şehir en önemli kaynağı olan insana, gençlere ve çocuklara yatırım yapmayı ihmal ederse, doğaya ihanet ederse o şehrin geleceği kalmaz. İşte biz bunun için varız. Bizim odağımız kente özen, insana saygı! Henüz yolun çok başındayız. Henüz bunlar başlangıç. Ne demiştik? İstanbul’a Yeni Başlangıç demiştik. Dediklerimiz bir bir gerçekleştireceğiz. Başaracağız. Mazeretimiz yok, çok çalışacağız ve mutlaka başaracağız. Ama çocuklarımızdan da beklentilerim var. Çok süt içsinler. Çok spor yapsınlar. Ben çok süt içtim, çok çalıştım, böyle oldum. Süt bizden, içmek, güçlenmek ve çalışmak onlardan.”

“ARAÇLARIMIZ YOLA ÇIKTI”
İmamoğlu, konuşmasının ardından ceketini çıkarıp, Halk Süt dağıtım ekibi yeleğini giydi ve direksiyon koltuğuna oturdu. Bir süre aracı kullanan İmamoğlu, gazetecilere projeyle ilgili direksiyon başında değerlendirmelerde bulundu. “Araçlarımız yola çıktı” diyen İmamoğlu, “Süt, bir çocuğun gelişimi için çok önemli. Ben, süt içerek büyümüş bir çocuğum, köyde, o güzel ineklerin olduğu ortamda. Güzel anneciğim, inekleriyle bize süt yetiştirirdi. O nedene bu şehirde, çocuklarımızın hiç birisinin süt içmeden kalmasını istemiyorum. Onların gelişimi açısından çok önemli. 39 ilçede, şu an tespitli ailelerde, 100 bine yakın çocuğumuza sütlerimiz ulaşacak. Özellikle bu dağıtımdaki arkadaşlarımızın güler yüzü, tespit yetenekleri ve onlarla buluşma üslupları çok önemli. Araçları kullanan arkadaşlar, bizim sosyal belediyeciliğimizin, sosyal politikalarımızın yollardaki, İstanbul’un sokaklarındaki simgeleri olacaklar. Çok güzel ve değerli bir uygulama. Birçok uygulamamızın aslında bir başlangıcı, bir modeli, bir davranış biçimi, bir simgesi” şeklinde konuştu. Bu ve bunun gibi projelere çok inandığını belirten İmamoğlu, nihai hedeflerini ise “Günün sonunda, bu şehirde yoksulluğun kalmaması, bizim bu dağıtımlarımıza ihtiyaç duyulmayan bir kent olmamızdır hedefimiz. Bunu da başarmanın mutlak ekonomik yöntemleri, toplumsal kalkınma metotları var. Bunları da hızlı bir şekilde bu şehirde var etmek istiyoruz” sözleriyle dile getirdi. İmamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“TEKRAR KENDİ KENDİMİZE YETER HALE GELMEK İSTİYORUZ”
“Bir başka simgesel önemi de var; bugün, ‘Dünya Gıda Günü’. Böyle bir günde sağlıklı gıdaya erişimin bütün dünyada ne kadar önemli olduğunu biliyoruz ve ülkemizin de bu anlamda ne kadar verimli topraklara sahip olduğunu biliyoruz. Ama gıda politikaları konusundan, yurt dışına muhtaç, ithalat yapan bir ülke pozisyonundan da açıkçası hicap duyuyoruz. Çünkü, biz öyle büyümedik. Biz, bu ülkenin topraklarının kendine yetiyor olmasından övünerek büyüdük. Tekrar gıda politikalarıyla bu aşamaya dönmesini diliyoruz ve bu süreçlerin aslında vesile olması için de çaba gösteriyoruz. Örneğin, üreticilere ve kooperatiflere, köyünde bizzat bağında, bahçesinde üretenlere destek olma kavramı da var bu uygulamanın. Bunu sadece sütte değil, birçok gıdanın farklı parametrelerinde de uygulayacağız ve İstanbullunun sağlıklı ve ucuz gıdaya erişimine katkı sunan politikaları da hayata geçireceğiz. Özellikle İstanbul’un yakın çevresinde üreticiyi de destekleyeceğiz. Bütün bu söylediklerim, aslında bir adımla ne kadar değerli işler yapılabileceğinizin göstergesi. Bütün emeği geçenlere, üst yönetici arkadaşlarımdan emekçi arkadaşlarıma kadar, başarılar diliyorum. Umuyorum, daha güzel işlere hep beraber imza atmaya devam ederiz.”

İLK ETAPTA AYLIK 750 BİN LİTRE SÜT DAĞITILACAK
Etkinlik sonunda alanda bulunan onlarca araç, taşıdıkları sütleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için yola çıktı. Proje kapsamında, ilk etapta İstanbul genelinde aylık 750 bin litre süt dağıtılacak. Bu hizmetten İBB’den sosyal destek alan ailelerin 3-6 yaş arasındaki çocukları yararlanacak. Haftada çocuk başına 2 litre süt verilecek. Bir litrelik UHT sütler, ailelere çocuk sayısına göre aylık ya da 15 günlük teslim edilecek. Dağıtımlar, İBB ekipleri tarafından gerçekleştirilecek. Uygulama sırasında ihtiyaç sahibi yeni aileler de tespit edilerek sisteme dahil edilecek. İBB, proje için tecrübesi ve güvenilirliğiyle bilinen Tire Süt Kooperatifi ile sözleşme imzaladı.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve katilimcimaltepe.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.